17 Nisan 2013 Çarşamba

ANTİBİYOTİK KULLANIMININ BAL ARISI (APİS MELLİFERA L.) MİKROFLORASI ÜZERİNDEKİ ROLÜ

Bal arıları (Apis mellifera L.) hem en değerli besin maddelerinden biri olan bal üretimi
hem de polinasyondaki rolleri açısından çok büyük öneme sahiptir. Dünyada koloni
varlığı bakımından 2. sırada yer alan ülkemizin, bal üretiminde daha alt sıralarda yer
almasının en büyük nedeni üretimdeki verimi azaltan arı hastalıklarıdır. Ancak sağlıklı
arının, sağlıklı ve verimli bir şekilde bal verebileceği kaçınılmaz bir gerçektir.
Bu
gerçekten yola çıkarak arı sağlığının korunması ve arı hastalıklarıyla mücadele
edilmesi tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de üzerinde önemle durulan bir konudur.
Özellikle bakteriyel arı hastalıklarıyla mücadelede antibiyotik kullanımı Avrupa Birliği
tarafından uzun zaman önce yasaklanmıştır. Öte yandan bu yasaklamanın ardından
arıcılara herhangi bir alternatif sunulmamış olması ve arıcıların kültürel önlemler
hakkında bilgi sahibi olmaması da sorunun diğer bir boyutudur. Antibiyotik
kullanımının yasaklanmasıyla, bakteriyel hastalıkların görülme oranının artması, tüm
Avrupa ülkelerinde arıcıları korkutmuş ve antibiyotik kullanımı sadece tedavi olmaktan
da çıkıp artık profilaksiye dönüşmüştür. Antibiyotiklerin profilaktik kullanımı, özellikle
çevresel değişkenlerle de birleştiğinde bal arısı normal mikroflorası üzerinde olumsuz
etkiler yaratmaktadır. Antibiyotikler, ortamda herhangi bir patojen olmaksızın
kullanıldığında, spektrumlarına dâhil olan her türlü mikroorganizmanın ortadan
kalkmasına neden olduklarından, normal flora bakterilerinin yer tutucu özelliklerini
kaybetmelerine ve bal arılarının dışarıdan gelebilecek patojenlere daha da açık hale
gelmelerine neden olmaktadır. Normal flora bakterileri yer tutucu özelliklerinin yanı
sıra ürettikleri bazı antimikrobial maddeler ve metobolitlerle de ortama farklı bir bakteri
grubunun yerleşmesini ya da herhangi bir maya, fungus üremesini inhibe
edebilmektedir. Bu anlamda antibiyotik kullanımı, patojen bakterilerin tedavisinde bile,
direnç oluşumunu sağlaması ve balda kalıntı sorunu oluşturmasının yanında
profilaktik kullanımıyla da mikroflorayı tahrip edici özelliğiyle bal arılarını hastalıklara
daha da açık hale getirmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

....

..............................