Apis mellifera caucasica Gorb’un ana
vatanı Trans Kafkasların dağlık bölgesinde Kuzey
Kafkasyadır. (Karacaoğlu ve ak.1992) .(İnci 1995)
(Genç ve ark.2003) Alpatov (1948), yaptığı biyometrik
çalışmalarla Kafkasya’da .A.m. caucasıca’nın
birçok lokal formu bulunduğu sonucuna varmıştır.
(Karacaoğlu ve ak.1992)
Ülkemizde bazı izole bölgeler hariç arı
popülasyonlarında görülen varyasyon nedeni ile
belirgin bir arı ırkından söz etmek oldukça güçtür.
Türkiye’de arı populasyonlarının tanımlanmasına
yönelik ilk çalışma Buttel-Reepen tarafından Ege
ve Marmara Bölgesi arıları üzerine yapılmış ve
bu arıların Kıbrıs arısının (A. m. cyprica) , Suriye
arısı (A.m.syriaca) ve Yunan arısı (A.m. cecropia)
melezleri olduğu ileri sürülmüştür.( Dodoloğlu ve ark
2004)
Bodenheimer’in (1942) Kafkas arısının alt geçit
bölgesi olarak adlandırdığı Doğu anadoluda A.m.
remipes’in oluştuğundan söz etmesi gösterilebilir.
Bodenheimer çalışmasında ayrıca Anadolu’da
farklı tipte arıların bulunduğu 6 bölge saptamıştır.
Bu arıları; Kuzeydoğu’da Dağ Kafkas arısı (A.m.
caucasica Gorb.), Elazığ yöresinde Sarı Trans-kafkas
arısı (a.m. remipes), Orta Anadolu’da A.m remipes’e
çok benzeyen Orta Anadolu arısı, İtalyan ve Suriye
arıları arasında değişim gösteren Batı-Anadolu
arıları, geriye kalan tipleri de Anadolu arısı ile Kafkas,
Sarı Trans ve Suriye arılarının ara formları olarak
sınıflandırmıştır. (Doğaroğlu ve ark. 2008)
Ülkemizde gün geçtikçe yaygınlaşan göçer
arıcılık Anadolu arı populasyonundaki genetik
varyasyonu büyük ölçüde değiştirmektedir.
Türkiye’deki hakim genotipin, ulaşım imkanlarının
çok zor olduğu bölgelerin orijinal arıları dışında,
bütün bölgesel ırkların karışımından meydana geldiği
belirtilmektedir. (Fıratlı ve ark. 1992) (Dodoloğlu ve
ark. 2004)
Kafkas arısının Türkiye’de varlığı literatüre
geçmiştir. Halen Rusya sınırları içerisinde varlığına
rastlanmaktadır. Kafkas arısının buralardaki varlığı iki
türlü izah edilmektedir.
1. Kafkas dağlarına coğrafi yakınlığı münasebeti ile
Kafkas arısının doğal olarak bu yörede bulunması.
2. 1890 yıllarından sonra Rus yönetiminde kalan
bu yörelere Kafkas arısını Rus arıcıların getirmiş
olmaları.
Dünyaca tanınan ve dünyanın beş kıtasında
yayılmış olan bu arı, verimliliği ve soğuk iklime
dayanıklılığı ile bilinen en üstün arı ırklarından
birisidir. Kafkas arasının davranışları, fizyolojik ve
morfolojik özellikleri pek çok araştırıcı tarafından
araştırılmış ve bu özellikler ortaya konulmuştur. (İnci
1992., İnci 1995)
Kafkas arısının (Apis Mellifera Caucasıca)
Türkiye de yayılma alanı Kuzey Doğu Anadolu’ da
Kars, Ardahan ve Artvin illerine kadar uzanmaktadır.
(Anon2004) Ardahan ve Artvin İlleri tamamen
dışarıdan arı girişine kapatılmış olup, Ardahan ili
Posof ilçesi ve tüm köyleri ile Artvin ili Borçka
İlçesine bağlı Camili havzasında bulunan 6 köy Kafkas
arı ırkının farklı ekotiplerini barındırdığı için Tarım
ve Köyişleri Bakanlığı, Tarımsal Üretimi Geliştirme
Genel Müdürlüğü 2000 Yılında bir genelge ile bu
bölgeleri Kafkas Arı Irkı İçin izole bölge ilan etmiş ve
koruma altına almıştır.
Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlü
Tarafından Evcil Hayvan Genetik Kaynaklarını
Koruma Projesi ile Kafkas Arı Irkı, 2008 Yılından
beri Hayvancılığın Desteklenmesi Kararnamesi
kapsamında halk elinde koruma ve geliştirmeye
alınmıştır.
Gen Kaynaklarının Yerinde Muhafazası“ projesi
kapsamında Kafkas Arı Irkı (Apis Mellifer Caucasica)
yerinde muhafazası çalışmaları devem etmektedir.
Proje kapsamında her iki bölgede 136 yetiştirici
elinde toplam 8107 koloni koruma altına alınmış
olup, bu kolonilerde ırkın yetiştirici elinde muhafaza
çalışmaları sürdürülmektedir.
Arı gen merkezlerinden biri sayılan Türkiye’de
Arıcılık bu ülke insanının çok eski bir geleneğidir. Arı
ürünlerini tüketme alışkanlığı da hiç azalmamıştır.
(Fıratlı ve ark. 2000) Arı gen kaynakalarından birisini
oluşturan Kafkas arı ırkının bulunduğu yörelerdeki
farklı ekotiplerinin korunması ve bunların ıslah
edilmesi bölge ve Ülkemiz arıcılığının geleceği
açısından önemlidir.
Yurdumuzdaki yayılışı:
Türkiye’de Doğu Anadolu yaylalarında ve
Kafkasya sınır bölgelerinde saf veya melez olarak
rastlanmaktadır.) Genç ve ark.2003) Kuzey Doğu
Anadolu’da Ardahan ve Artvin illerine kadar
uzanmaktadır. (Anon.2004)
Kafkas ırkının dağ ve ova tipi olmak üzere
iki tipi mevcuttur. Dağ Kafkas ırkı (A. m. caucasica
Gorbatshov), gri renkli Kafkas arısı olup, Alp Karniyol
arılarına benzerler, Esmer Dağ Kafkas arısı daha küçük
yapılıdır ve daha fazla propolis taşır. Kafkas ırkının
ova tipi olan Sarı Ova Kafkas arısı (A. m. remipes
Gerstöcker) diye bilinen ova tipi Kafkas arıları da
Kafkasya’nın alçak arazilerine uyum sağlamıştır. Dağ
tipi daha çok tercih edilir. (Genç ve ark.2003)
Morfolojik Özellikler:
Dağ tipi Kafkas Arısı(Apis mellifera Caucasica
Garbasthov); Kafkasya’nın yüksek rakımlı, kışları uzun
ve karlı bölgelerine adapte olmuştur. Biçim, büyüklük
ve kıl örtüsü bakımından karniyol arılarına benzerler.
(Doğaroğlu M.1999). (Genç ve ark.2003) Vücut yapısı
orta irilikte ince uzun, karın incedir.
Kitin koyu esmer renktedir. Kıl uzunluğu kısa
olup (0,30–0,40 mm), Kıl Örtüsü (Tomentum) geniştir,
Karniyol arılarna göre daha açık gridir. İşçi arıların
kıl rengi kurşuni gridir, erkek arların göğüslerinin kıl
rengi siyahtır. Dağ tipi Kafkas arı ırkının tüm abdomen
halkaları siyahtır. Fakat birinci abdominal halkalar
üzerinde kahverengi benekler görülebilir. (Doğaroğlu
M.1999). (Genç ve ark.2003) (Anon.2004)
Dil Uzunluğu, 6.7 – 7.2 mm olup, En uzun dilli bal
arısıdır. Bu nedenle Kafkas arıları derin tüplü (nektarı
derinde olan) çiçeklerden daha iyi yararlanırlar.
(Doğaroğlu M.1999). (Genç ve ark.2003) (Anon.2004)
Adam (1983), gri vücut tüyleri ve uzun dilleri
ile Kafkas ırkının Karniyol’e benzediğini fakat fazla
propolis kullanarak esmer petek ve petek aralarına kilit
yaptıkları bu özelliklerden ötürü Karniyol’den ayrıldığını
belirtmektedir. (Karacaoğlu ve ak.1992)
Tregobov (1926) ve Gorbachev (1928); yine bu
ırkın nektar kaynaklarının kıt olduğu yer ve dönemlerde
diğer ırklardan daha verimli olduğunu bildirmektedir,
(Bilash vd. 1976). Crane (1979), bu ırkın uzun dilleri
sayesinde kısa dilli arıların ulaşamadığı derin tüplü
çiçeklerden daha fazla yararlandığını ve değişik
kompozisyonda bal ürettiğini ileri sürmektedir.
(Karacaoğlu ve ak.1992)
Kübital İndeks Orta düzeyde olup,
1.7 – 2.2 (2.16±0.31)’dir.
T3+T4 Genişliği : 4.547±0.118 mm,
Ön Kanat Uzunluğu : 9.319±0.183 mm,
Arka Bacak Uzunluğu : 8.296±0.180mm,
Metatarsus İndeksi : 57.68±2.10,
Tomentum İndeksi : 2.79±0.4 tür. (Anon2004)
Davranış ve Fizyolojik Özellikleri
Kafkas ırkı arıların başta gelen özelliklerinden
birisi de petek üzerinde çok sakin olmalarıdır. Güçlü
koloniler oluştururlar; fakat baharda yavaş gelişme
gösterdikleri için maksimum koloni gücüne yaz
ortasında ulaşırlar, (Vinogrodova 1976). Ayrıca bu ırkın
ve melezlerinin oğul verme eğitimlerinin düşük olması
Kafkas arısının üstün özelliklerindendir. (Karacaoğlu ve
ak.1992). (Doğaroğlu M.1999). (Genç ve ark.2003),
(Anon.2004) Koloninin gelişme sürecinde ana arı bir
günde 1100–1500 yumurta yumurtlayabilmektedir.
1 günlük ana arının ağırlığı 90 mg, çiftleşmemiş ana
arının ağırlığı 180 mg, çiftleşmiş ana arının ağırlığı 200
mg’dır. (Anon2008/1)
Hırçın ve sokucu olmayıp çok uysaldırlar. Koloni
kontrolünden en çok 1-2 saat sonra oluşan yeni
düzene uyum sağlayarak normal çalışma düzenine
geçerler. Bazı Avrupa ırklarında bu durum ancak 2-3
günde gerçekleşir. (Genç ve ark.2003).
Yüksek düzeyde propolis toplarlar ve kullanırlar,
sonbaharda kovan girişinde küçük bir delik bırakırlar.
Nosema hastalığına duyarlı olduklarından kuzey
bölgelerde kışlama özellikleri iyi değildir. (Doğaroğlu
M.1999), (Anon.2004) A.Y.Ç. ne karşı diğer standart
arı ırklarından daha dayanıklıdırlar. (Abushâdy,1960)
Yağmacılık ve şaşırma eğilimleri yüksektir. Uzun
dili oluşları nedeniyle yonca ve benzeri derin tüplü
bitkiler için iyi bir tozlayıcıdırlar. Kışa zayıf kadrolarla
giren Kafkas arılan düzgün petek örerler ve sırlarlar.
Petek sırları koyu renkte ve iç bükeydir. Bal verimleri
yüksektir. Kış için fazla bal depo ederler. (Doğaroğlu
M.1999) (Genç ve ark.2003), (Anon.2004), yiyecek
depolarını çok iyi korur ve tutumlu kullanırlar.
Diğer Özellikleri:
Üçgülden çok iyi yararlanır. Düşük sıcaklıkta
ve elverişsiz iklim koşullarında çalışabilir. Düzensizköprü
petek yapma eğilimi vardır. Petek gözlerini
sırlarken bal ve sır arasında hava boşluğu bırakmadığı
için petekli balı koyu ve nemli bir görünüme sahiptir.),
(Anon.2004)
Çok değerli özelliklere sahip olan Kafkas anları
dünyanın her yerinde hibrid yetiştirmede yaygın olarak
kullanılmaktadır. Kafkas arıları birinci ve ikinci, dünya
savaşları arasında Rusya’dan batıya ithal edilerek
diğer esmer ırklarla ve özellikle kendisine çok benzeyen
Karniyol arıları ile melezlenmişlerdir. Rusya’da bu ırk
üzerinde yoğun çalışmalar yapılmaktadır. Amerika’da
İtalyan arısıyla ve diğer anlarla yapılan melezleme
çalışmalarından iyi sonuçlar alınmıştır. (Genç ve
ark.2003)
Kafkas arısı, ABD’nin kuzey eyaletlerinde,
Kanadada, Orta ve Kuzey Avrupa ülkelerinde,
Rusya’nın hemen her yerinde, Çin’de, Mançurya
ve Moğolistan’da, Orta Asya cumhuriyetlerinde ve
soğuk iklime sahip diğer bazı ülkelerde başarı ile
kullanılan en önemli arı ırkıdır. (Anon2008/2)
Türkiye’de Ardahan ve Artvin illerinde izole
bölge oluşturularak korumaya alınmış ve korunması
hususunda devlet tarafından bölge üreticilerine ek
destek verilmesi fevkalade bir gelişmedir.
Ekonomik değeri bilinen tescil edilmiş tek
standart arı ırkı olması nedeniyle Kafkas arısının,
gen kaynağının korunması, doğal gelişme ortamında
daha detaylı olarak incelenmesi, ekotiplerinin ortaya
çıkarılması, ıslah çalışmalarının yapılması bölge
ve Ülkemiz arıcılığının gelişmesinde büyük katkı
sağlayacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder