Arı ürünleri, tüketiciler tarafından yıllar boyunca doğal olarak bilinen ve güvenle
tüketilen gıdalar olmuştur. Ancak arıcılığın gelişmesiyle birlikte ülkemizdeki kovan
sayısının artması, bununla beraber arı hastalıklarının yayılması, tarım ve veteriner
ilaçlarının kullanımının çoğalması arı ürünleri ile ilgili çeşitli gıda güvenliği sorunlarını
gündeme getirmiştir. Bu sorunların çözümüne yönelik olarak, diğer tarımsal
faaliyetlerde olduğu gibi, arı ürünlerinin üretiminde de iyi tarım uygulamaları önem
kazanmıştır. Bal, polen, arı sütü ve propolis gibi arı ürünlerinin üretimi tamamen arazi
şartlarında yapıldığından, üretim aşamalarında ve depolama sırasında arıcıların
ürünlere ilişkin olası biyolojik, kimyasal ve fiziksel tehlikelerle ilgili bilgi sahibi olması ve
gerekli tedbirleri alması önem arz etmektedir. Güvenli ürünlerin üretimi, uygun arılık
seçimi, arıcının bilgi ve deneyimi, üretimde kullanılan araç ve ekipmanlar ve ürünlerin
saklama ve depolama koşullarından etkilenmektedir. Ülkemizde gelişen tarımla
beraber pestisitlerin yaygın olarak kullanılması, su kaynaklarının azalması ve arı
kovanlarının artması arılık yeri seçiminin önemini ortaya çıkarmaktadır. Arı hastalık ve
zararlıları ile mücadelede, arıcının bilgi ve deneyimi ön plana çıkmakta ve ürünlerle
ilgili kalıntı riskini direk etkilemektedir. Benzer şekilde, üretimde kullanılan araç ve
ekipmanlar, ağır metal ve mikrobiyolojik kontaminasyon kaynağı ve çapraz bulaşma
etkeni olabilmektedir. Bunun yanında özellikle ülkemizde hasatta çadırların
kullanılması hijyen açısından uygun olmamakta, bu işlemin yoğun arıcılık yapılan
illerde kurulacak modern bal sağım merkezleri ile modernize edilmesi gerekmektedir.
Göçer arıcılık açısından önemli bir başka konu da seyyar tuvalet uygulamasının
yaygınlaşmasıdır.
Bu çalışmada arı ürünlerinin üretiminde gıda güvenliği sorunları aktarılmış ve bu
sorunların çözümüne yönelik iyi arıcılık ve hijyen uygulamaları ülkemiz ve dünyadan
çeşitli örneklerle aktarılmıştır. Sonuç olarak, kovandan sofraya gıda güvenliğinin
sağlanmasının, iyi arıcılık uygulamalarının yaygınlaşması, sektörün konuya olan ilgisi,
modernizasyon çalışmaları, yasal düzenlemeler ve eğitimle olan ilgisi vurgulanmıştır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder